Hamilelik süreci, anne adayları için heyecan verici olduğu kadar bazı zorlukları da beraberinde getirebilir. Bu dönemde yaşanan fiziksel ve hormonal değişimler vücudun birçok bölümünü etkilediği gibi ağız ve diş sağlığını da etkileyebilir. Nitekim pek çok anne adayı, hamilelikte diş ağrısı sorunuyla karşılaşmaktadır. İnternet forumlarında bu konuyla ilgili pek çok deneyim paylaşılır; örneğin, Kadınlar Kulübü gibi platformlarda “hamilelikte diş ağrısı kadınlar kulübü” veya “hamilelikte diş eti ağrısı kadınlar kulübü” başlıklı tartışmalara rastlamak mümkündür. Hatta bazı kişiler “diş ağrısı hamilelik belirtisi mi kadınlar kulübü” gibi aramalar yaparak diş ağrısının gebelik belirtisi olup olmadığını sorgulamaktadır. Peki, hamilelikte diş ağrısı olur mu, neden kaynaklanır ve hamilelikte diş ağrısı nasıl geçer? Bu yazıda hamilelikte yaşanan diş ve diş eti problemlerini, belirtilerini, nedenlerini ve çözüm yollarını uzman görüşleri ışığında ele alacağız. Ayrıca halk arasındaki yanlış inanışlara da değinerek doğru bilgileri paylaşacağız.
Hamilelikte Diş Ağrısı Belirtileri
Hamilelikte diş ağrısı denilince akla ilk gelen belirti tabii ki dişlerde hissedilen ağrıdır. Ancak bu ağrı tek başına ortaya çıkmayabilir ve farklı şekillerde kendini gösterebilir. Anne adaylarının deneyimlediği başlıca hamilelikte diş ağrısı belirtileri şunlardır:
- Belirli bir dişte sürekli ya da aralıklı sızlama veya zonklayıcı ağrı
- Diş etlerinde hassasiyet, şişlik veya kızarıklık
- Diş fırçalarken veya sert yiyecekler yerken diş eti kanaması
- Sıcak veya soğuk yiyeceklere karşı ani diş sızlaması (diş hassasiyeti)
- Ağrıyan bölgede kötü tat veya ağız kokusu (olası bir enfeksiyon belirtisi)
Bu belirtiler hafif düzeyde olabileceği gibi bazen günlük yaşamı etkileyecek kadar şiddetli olabilir. Özellikle geceleri artan diş ağrısı, uyku düzenini bozarak anne adayını yorgun düşürebilir.
Hamilelikte Diş Ağrısı Neden Olur?
Peki hamilelikte diş ağrısı neden olur? Hamilelik döneminde diş ve diş eti problemlerinin artmasının birkaç temel nedeni vardır:
- Hormonal Değişimler: Hamilelikle birlikte yükselen östrojen ve progesteron hormonları, diş etlerinde kan akışını artırarak dokuları daha hassas hale getirir. Bu durum hamilelik gingiviti denen diş eti iltihabına zemin hazırlar. Sonuç olarak diş etleri kolayca şişip kanayabilir ve hamilelikte diş eti ağrısı gibi şikayetlere yol açabilir.
- Plak Birikimi ve Diş Eti Hastalıkları: Hormonların etkisiyle diş etleri bakterilere karşı daha savunmasız hale gelebilir. Eğer ağız hijyenine yeterince dikkat edilmezse, dişlerin üzerinde biriken bakteri plağı artar. Bu plak birikimi diş eti hastalıklarına (iltihaplanma, çekilme) ve dolayısıyla diş ağrılarına sebep olabilir.
- Beslenme Değişiklikleri ve İhmal Edilen Ağız Bakımı: Hamilelikte değişen beslenme alışkanlıkları da diş sağlığını etkileyebilir. Anne adayları bu dönemde daha sık atıştırma yapabilir veya tatlı gıdalara yönelim gösterebilir. Şekerli ve asitli yiyeceklerin fazla tüketimi diş çürüklerine zemin hazırlayabilir. Ayrıca mide bulantısı ve kusma yaşayan anne adayları, diş fırçalama sırasında hassasiyet veya öğürme refleksi nedeniyle ağız bakımını ihmal edebilir. Kusma sonrasında ağızda kalan asit ise diş minesini aşındırarak dişleri daha hassas hale getirir ve çürük riskini artırır.
- Kalsiyum Eksikliği İnanışı: Halk arasında bebeğin anne karnında annenin dişlerindeki kalsiyumu çektiği ve “her bebek bir diş götürür” şeklinde bir inanış vardır. Gerçekte ise bebeğin kalsiyum ihtiyacı annenin dişlerinden değil, daha çok kemiklerinden ve beslenmesinden karşılanır. Yine de hamilelikte yetersiz kalsiyum alımı dolaylı olarak diş sağlığını etkileyebilir; bu yüzden kalsiyumdan zengin beslenmek önemlidir. Ancak tek başına kalsiyum eksikliği, sağlıklı dişleri aniden çürütmez.
- Mevcut Diş Sorunlarının Alevlenmesi: Hamilelik öncesinde var olan küçük çürükler veya yarı gömülü 20’lik dişler (yirmi yaş dişleri) hamilelik sırasında alevlenebilir. Vücudun değişen bağışıklık tepkisi ve hormonal ortam, önceden sorun çıkarmayan bir dişin apse yapmasına veya gömülü dişin ağrımasına neden olabilir. Özellikle problemli 20’lik diş ağrısı, hamilelikte şiddetlenebilen özel bir durumdur (aşağıda bu konuya değineceğiz).
- Diş Sıkma (Bruksizm): Bazı anne adayları, özellikle hamileliğin ilerleyen aylarında stres veya uyku rahatsızlıkları nedeniyle farkında olmadan dişlerini sıkıp gıcırdatabilir. Bu bruksizm alışkanlığı diş minesini yıpratarak dişlerde hassasiyete ve çene ağrısına yol açabilir.
Yukarıdaki faktörler nedeniyle hamilelikte diş ve diş eti problemleri yaşamak oldukça yaygındır. Ancak her anne adayı bu sorunları yaşayacak diye bir kural yoktur. Hamilelik öncesinde ağız bakımı iyi olan ve düzenli kontrol yaptıran kişiler, hamilelik süresince daha az sorunla karşılaşabilirler.
Hamilelikte Diş Ağrısı Ne Zaman Başlar?
Hamilelikte diş ağrısı ne zaman başlar? Bunun net bir takvimi olmamakla birlikte, hamileliğin herhangi bir döneminde diş problemi ortaya çıkabilir. Kimi anne adayları ilk aylardan itibaren diş eti hassasiyeti yaşarken, kimileri ise son trimestere dek ciddi bir sorunla karşılaşmayabilir. Yine de gözlemler, özellikle gebeliğin 2. ayı civarında (ilk trimesterin sonları) ve 8. ay civarında (üçüncü trimesterin sonları) diş etlerindeki şikayetlerin artabileceğini gösteriyor. İkinci ay dolaylarında vücuttaki hormon düzeylerinin yükselmesiyle diş etlerinde şişme ve kanama artışı görülebilir. Sekizinci ayda ise hem hormonal seviyelerin tekrar değişmesi hem de bebeğin anne vücuduna yaptığı yükün artmasıyla anne adayı daha yorgun düşebilir; bu da ağız bakım rutininin aksamasına veya diş sıkma gibi reaksiyonlara yol açarak ağrı şikayetlerini artırabilir.
Unutmayın, hamilelik sırasında diş ağrısına sebep olabilecek bir çürük, apse ya da diş eti enfeksiyonu herhangi bir anda ortaya çıkabilir. Bu yüzden hamilelik boyunca ağız ve diş sağlığınızı ihmal etmemeniz ve düzenli kontrollerle olası sorunları erkenden fark etmeniz önemlidir.
Hamilelikte Diş Ağrısı Nasıl Geçer?
Diş ağrısı başladığında anne adayları için en önemli soru “hamilelikte diş ağrısı nasıl geçer?” olacaktır. Ağrıyı hafifletmek için evde uygulanabilecek bazı yöntemler vardır ancak unutulmamalıdır ki bunlar genellikle geçici rahatlama sağlar. Kalıcı çözüm için diş hekiminin sorunlu dişi tedavi etmesi gerekebilir. Yine de ağrıyı dindirmek ve enfeksiyon ilerlemesini yavaşlatmak adına şu yöntemleri deneyebilirsiniz:
- Tuzlu Su ile Gargara: Ilık bir bardak suya bir tatlı kaşığı tuz ekleyip karıştırarak bu su ile gargara yapın. Tuzlu su, diş etlerindeki iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olur ve ağrıyı hafifletebilir. Ayrıca ağızda oluşan bakterileri geçici olarak azaltarak rahatlama sağlar.
- Karanfil ve Nane: Karanfil, içerdiği doğal uyuşturucu madde (öjenol) sayesinde diş ağrısını dindirmede yüzyıllardır kullanılan bir yöntemdir. Ağrıyan dişin üzerine bir adet karanfil koyarak çiğnemeden bekletmek veya eczanelerde satılan karanfil yağını pamukla dikkatlice ağrıyan bölgeye sürmek kısa süreli uyuşma ve rahatlama sağlayabilir. Benzer şekilde birkaç taze nane yaprağını çiğneyerek ya da nane çayı ile gargara yaparak da ferahlatıcı bir etki elde edebilirsiniz.
- Soğuk Kompres: Yanağınızın dışından, ağrıyan dişe denk gelen bölgeye bir buz torbası veya soğuk kompres uygulayın. Soğuk, o bölgedeki kan akışını yavaşlatarak iltihabi ağrıyı hafifletir ve şişliği azaltır. Ancak doğrudan cilde buz temas ettirmemeye ve aşırı soğuk uygulamamaya dikkat edin (havluya sarılmış buz idealdir).
- Diş İpi ve Fırçalama: Ağrıyan dişin etrafında yiyecek artığı sıkışmış olabilir. Nazikçe dişlerinizi fırçalamak ve diş ipi kullanmak, çürük içine veya diş eti cebine sıkışan besin parçalarını temizleyerek ağrının hafiflemesine yardımcı olabilir. Kanama olsa bile dişlerinizi fırçalamayı tamamen bırakmayın; temiz bir ağız, iyileşmeyi hızlandırır.
- Ağız Çalkalama Suları: Doktorunuz veya diş hekiminiz önerdiyse, antiseptik özellikli ağız gargaraları kullanabilirsiniz. Özellikle alkolsüz ve florürlü gargaralar diş eti sağlığına destek olabilir. Eğer sabah bulantılarınız nedeniyle sık kusuyorsanız, 1 bardak suya 1 çay kaşığı karbonat ekleyerek elde edeceğiniz karbonatlı su ile ağzınızı çalkalamak da asitleri nötralize ederek diş minesini korumaya yardımcı olur.
- Sarımsak Uygulaması: Doğal bir antibiyotik olarak bilinen sarımsak da diş ağrısına karşı evde denenen yöntemlerdendir. Bir diş sarımsağı ezip ağrıyan dişin üzerine koymak, içeriğindeki antimikrobiyal bileşikler sayesinde geçici rahatlama sağlayabilir. Ancak sarımsağı uzun süre diş etinde bekletmek tahrişe yol açabileceğinden, birkaç dakika sonra ağzınızı su ile çalkalayın.
- Yüksek Yastıkta Uyumak: Diş ağrısı genellikle geceleri yatarken daha fazla hissedilir. Bunun bir nedeni, yatar pozisyonda başa daha fazla kan hücum etmesiyle iltihaplı bölgede basıncın artmasıdır. Başınızı bir miktar yüksekte tutarak (örneğin çift yastıkla) uyumak, ağrının gece boyunca biraz olsun azalmasına yardımcı olabilir. Bu yöntem ayrıca hamilelikte sık görülen reflü şikayetini de hafifletebilir.
Yukarıdaki yöntemler hamilelikte çürük diş ağrısı nasıl geçer sorusuna da bir ölçüde yanıt sağlar; eğer ağrı bir diş çürüğünden kaynaklanıyorsa, bu yöntemlerle bir süreliğine rahatlayabilirsiniz. Ancak çürük diş ağrısını tamamen geçirmek için diş hekiminin çürüğe müdahale etmesi (dolgu, kanal tedavisi veya gerekiyorsa çekim yapması) gerekebilir.
Ağrı çok şiddetliyse ve geçmiyorsa, evde uzun süre oyalanmadan mutlaka bir diş hekimine görünün. Hamilelikte gelişen diş enfeksiyonları kendi kendine düzelmez ve zamanla ilerleyerek hem anne adayına hem bebeğe zarar verebilir. Ağrıya neden olan problemin erken tedavisi, daha büyük sorunları önleyecektir.
Hamilelikte 20’lik Diş Ağrısı
Gömülü veya yarı çıkmış 20’lik diş (yirmi yaş dişi) problemleri normal zamanlarda bile çok can sıkıcı olabilirken, hamilelikte daha da zorlayıcı hale gelebilir. Hamilelikte bağışıklık sisteminin farklı çalışması ve vücuttaki genel stres durumu, 20’lik diş ağrısı şikayetlerini artırabilir. Özellikle alt çenede gömük kalmış bir yirmi yaş dişi iltihaplandığında, ağrı çeneden kulağa kadar yayılıp yüzünüzde şişlik bile yapabilir.
Peki hamilelikte 20’lik diş problemi yaşarsanız ne yapmalısınız? Öncelikle, böyle bir durumda diş hekiminize danışmalısınız. Eğer mümkünse ve çok acil değilse, cerrahi gerektiren 20’lik diş çekimi işlemi hamilelik sonrasına ertelenir. Ancak apse yapmış, enfeksiyon oluşturmuş bir 20’lik dişe müdahale etmek gerekebilir. Diş hekimi, hamile olduğunuzu da göz önüne alarak antibiyotik tedavisi başlayabilir veya gerekiyorsa dişi lokal anestezi ile çekmeyi önerebilir. Lokal anestezi hamilelikte güvenle kullanılabildiği için (bebeğe geçişi minimumdur), şiddetli ağrıya neden olan bir dişin çekilmesi anne ve bebek sağlığı açısından genellikle faydalı görülür. Diş hekiminiz ve kadın doğum doktorunuz birlikte en doğru kararı verecektir.
20’lik diş kaynaklı ağrıları hafifletmek için de yukarıda bahsettiğimiz tuzlu su, soğuk kompres gibi yöntemleri uygulayabilirsiniz. Fakat tekrar vurgulamak gerekir ki, eğer iltihaplı bir yirmi yaş dişiniz varsa kendi kendine iyileşmesini beklemek yerine tıbbi yardım almak en doğrusudur.
Hamilelikte Diş Ağrısı İçin İlaç Kullanımı
Hamilelikte herhangi bir ilaç kullanmadan önce iki kere düşünmek gerekir. Diş ağrısı gibi durumlarda bile anne adayları “hamilelikte diş ağrısı için ilaç” almaya çekinirler ve haklı olarak bebeğe zarar gelmesinden endişe ederler. Peki diş ağrısı için hamilelikte hangi ilaçlar kullanılabilir?
Genel olarak hamilelikte güvenli kabul edilen ağrı kesici parasetamol (acetaminofen) etken maddesidir. Doktorunuzun önerdiği dozlarda parasetamol içeren ağrı kesiciler alabilirsiniz. Parasetamol, gebeliğin tüm dönemlerinde en emniyetli ağrı kesicidir ve diş ağrısını hafifletmede yardımcı olur.
Buna karşın ibuprofen, aspirin, naproksen gibi non-steroid antienflamatuar ağrı kesiciler, özellikle hamileliğin ilk ve son üç ayında önerilmez. Bu tür ilaçlar düşük riskini veya bebeğin dolaşım sistemiyle ilgili sorunları artırabileceğinden, kullanımları sakıncalı olabilir. Eğer hamileliğinizin ikinci trimesterinde iseniz ve doktorunuz uygun görürse ibuprofen türevi ilaçlar kısa süreli kullanılabilir, ancak bu kararı mutlaka doktorunuz vermelidir.
Diş ağrısı genellikle iltihapla birlikte seyreder. Eğer bir diş enfeksiyonu (apse, ciddi diş eti iltihabı vs.) söz konusuysa, sadece ağrı kesici yeterli olmayacaktır. Bu durumda diş hekimi gebelere uygun bir antibiyotik reçete edebilir. Penisilin grubu antibiyotikler (amoksisilin gibi) gebelikte genellikle güvenle kullanılan ilaçlardır. Enfeksiyonu tedavi ederek ağrıyı asıl kaynağından çözerler. Antibiyotik gerekiyorsa, hem kadın doğum doktorunuz hem diş hekiminiz durumunuzu bilerek en uygun ilacı seçecektir. Kesinlikle doktor onayı olmadan gelişigüzel ilaç kullanmayın.
Ayrıca eczanelerde satılan bazı topikal (yüzeysel) ağrı kesici jeller bulunmaktadır. Bu jeller lidokain gibi uyuşturucu maddeler içererek diş etine sürüldüğünde geçici bir rahatlama sağlar. Bu tür bir ürünü de ancak doktor veya diş hekiminizin onayıyla kullanmalısınız.
Özetle, hamilelikte diş ağrısını dindirmek için ilaç kullanımı mümkündür ama her adımda doktor kontrolü şarttır. Hem kendi sağlığınız hem de bebeğinizin sağlığı için, reçetesiz ilaç almayıp profesyonel önerilere uymanız en güvenli yoldur.
Diş Ağrısı Hamilelik Belirtisi mi?
Bazı kadınlar, daha hamile olduklarını yeni öğrenmeden önce diş etlerinde bir hassasiyet fark ettiklerini dile getirirler. Bu durum, hormon seviyelerinin yükselmeye başlamasıyla erken dönemde diş etlerinde görülen bir reaksiyon olabilir. Peki gerçekten diş ağrısı hamilelik belirtisi mi? Tek başına diş ağrısının, hamile olduğunuzun kesin bir göstergesi olduğunu söylemek doğru olmaz. Hamileliğin en belirgin erken belirtileri arasında adet gecikmesi, bulantı, göğüslerde hassasiyet, sık idrara çıkma gibi bulgular yer alır. Diş veya diş eti ağrısı ise bunlar kadar yaygın bir belirti değildir.
Yine de dolaylı yoldan, hamileliğin getirdiği hormonal değişimler sonucu bazı anne adayları daha ilk haftalardan itibaren diş eti problemleri yaşayabilir. Bu da hamilelik belirtisi sanılabilir. Eğer korunmasız bir ilişki sonrası diş etlerinizde farklılık hissedip hamilelikten şüpheleniyorsanız, bunu sadece diş ağrısına dayandırmak yerine güvenilir bir hamilelik testi yapmanız gerekir. Sonuç olarak, diş ağrısı hamilelik belirtisi mi sorusunun cevabı büyük ölçüde “hayır”dır; diş ağrısı yerine daha güvenilir belirtilere ve testlere bakılmalıdır.
Hamilelikte Diş Ağrısı ve Bebeğin Cinsiyeti
Halk arasında hamilelikte yaşanan farklı belirtilerin bebeğin cinsiyetiyle ilgili ipuçları verdiğine dair birçok inanış vardır. Bunlardan biri de annenin diş problemleri yaşamasının bebeğin cinsiyetine işaret edebileceği düşüncesidir. Özellikle “kız bebek anneden kalsiyum alır, annenin dişleri ve kemikleri zayıflar” şeklindeki yanlış bir inanış, hamilelikte diş ağrısı yaşayan anne adaylarında bebeğin kız olacağı şeklinde yorumlanabilmektedir. Peki hamilelikte diş ağrısı cinsiyet konusunda gerçekten bir belirti midir?
Bilimsel olarak, diş ağrısı ile bebeğin cinsiyeti arasında hiçbir bağlantı yoktur. Diş ağrısı yaşayan annenin bebeğinin kız ya da erkek olma ihtimali eşittir; ağrı bu konuda bir belirti vermez. Bebeğin cinsiyetini etkileyen şey kromozomlardır ve anne karnındaki bebeğin cinsiyeti, annenin diş sağlığıyla ilişkili değildir. Dolayısıyla, hamilelikte diş ağrısı yaşamanız bebeğinizin kız mı erkek mi olduğunu göstermez. Bu tür söylentiler bilimsel dayanağı olmayan eski inanışlardır. Cinsiyeti öğrenmenin en güvenilir yolu, ultrasonografi gibi tıbbi yöntemlerdir.
Hamilelikte Diş Sağlığı Konusunda Uzman Görüşleri ve Öneriler
Hamilelik döneminde diş bakımı ve tedavisi konusunda hala çekinceler olabilmektedir. Oysa uzmanlar, anne adaylarının ağız ve diş sağlığını korumasının hem kendi konforları hem de bebeklerinin sağlığı için önemli olduğunu vurguluyorlar. Diş Hekimleri Birliği ve jinekologlar, gebelik sürecinde gerekli olduğu takdirde diş tedavilerinin güvenle yapılabileceğini belirtmektedir. Özellikle ikinci trimester (3-6 ay arası), diş tedavileri için en uygun dönem olarak kabul edilir. Bu dönemde lokal anestezi ile diş çekimi, dolgu ve hatta kanal tedavisi bile yapılabilir. Gerekli olmadıkça röntgen çekimi ertelenir, ancak acil bir durum varsa karın koruyucu önlemlerle gebelikte diş röntgeni de alınabilir.
Yanlış inanışların aksine, hamilelikte yapılan diş tedavileri ne anneye ne de bebeğe zarar verir. Aksine, tedavi edilmeyen ciddi bir diş enfeksiyonunun anne üzerinde oluşturduğu stres ve enfeksiyonun yayılma riski bebeğe daha fazla zarar verebilir. Bu nedenle “doğuma kadar dişçiye gitmeyeyim, dişime hiçbir şey yaptırmayayım” düşüncesi yanlıştır. Şiddetli ağrı veya enfeksiyon durumlarında kadın doğum doktorunuzla da konuşarak diş hekiminize görünmekten çekinmeyin.
Uzmanların anne adaylarına başlıca önerileri şöyledir:
- Hamile kalmadan önce diş kontrolleri: Hamile kalmayı planlıyorsanız, mümkünse gebelik öncesi bir diş hekimine gidip tüm diş problemlerini tedavi ettirin. Çürük, gömülü diş, diş taşı gibi sorunları hamilelik öncesi çözmek, gebelik dönemini daha rahat geçirmenizi sağlar.
- Düzenli ağız bakım rutini: Hamilelik boyunca günde en az iki kez dişlerinizi fluorürlü bir diş macunuyla fırçalayın ve günde bir kez diş ipi kullanın. Diş etleriniz kanasa bile nazikçe temizlemeye devam edin; zamanla diş eti sağlığınız iyileşecektir.
- Sağlıklı beslenme: Dengeli beslenin, kalsiyum açısından zengin gıdalar (süt, peynir, yoğurt, yeşil yapraklı sebzeler) tüketin. Çok fazla şekerli atıştırmadan kaçının; eğer tatlı bir şeyler yediyseniz ardından su ile ağzınızı çalkalayın veya dişlerinizi uygun bir zamanda fırçalayın.
- Kusma sonrası önlem: Aşırı bulantı ve kusma yaşıyorsanız, kustuktan hemen sonra diş fırçalamayın (asit nedeniyle mine aşınmasın diye). Bunun yerine ağzınızı su veya karbonatlı su ile çalkaladıktan 30 dakika sonra dişlerinizi fırçalayın.
- Düzenli diş hekimi kontrolü: Her trimesterde en az bir kez diş hekiminize kontrol amaçlı görünün. Diş taşı temizliği gibi önleyici bakım işlemlerini yaptırmak, sorun oluşmasını engelleyecektir.
- Kulaktan dolma tavsiyelere dikkat: Çevrenizden gelen her tavsiyeye kulak asmayın. Özellikle “Dişine aspirin koy” gibi geleneksel fakat zararlı önerileri uygulamayın. Aspirin veya kolonya gibi maddeleri dişinize temas ettirmek diş etinde kimyasal yanığa neden olabilir. Bunun yerine doktorunuzun önerdiği güvenli yöntemleri tercih edin.
Sonuç olarak, hamilelikte diş ağrısı yaşanması olası bir durumdur ve anne adaylarının bu konuda bilinçli olması önemlidir. Doğru bilgiye dayalı önlemler alarak ve gerektiğinde uzman yardımı alarak, diş sorunlarının gebelik sürecini olumsuz etkilemesinin önüne geçebilirsiniz. Unutmayın ki sağlıklı bir anne adayı, sağlıklı bir bebek için ilk şarttır. Dişlerinize iyi bakarak hem kendinize hem bebeğinize yapacağınız en güzel iyiliklerden birini yapmış olursunuz.
Diş Hekimleri sayfamız için tıklayınız.
Instagram sayfamız için tıklayınız.
📞 Randevu ve Bilgi İçin: +90 352 336 13 13 İletişim sayfamız için tıklayınız.
📍 Adres: Gevhernesibe, Gür Sk. Ofisimkayseri İş Merkezi B Blok Kat:5 No:10/29, 38010 Kocasinan/Kayseri